Neden uyuyamadın?

Müziğin biraz da olsa sakinleşip ritminin yavaşlaması mutfağın seslerinin biraz kısılması anlattıklarının biraz daha yumuşaması demekti öyle oldu.Sakin bir ses tonuyla anlatır oldu.
- Masa deklerasyon demektir. Sen tabii bilmezsin kelimeyi de anlamını da bilsen de  masa da ne olduğunu ne demek istediğimi. Dinle ..
Dinlediğimi belli edip çayımı karıştırmaktayı bırakıp yüzüne baktım. Dinlediğim anladı.
- Sen şuraya otur, sen şunun yanına , ben şuraya geçeyim, sen yanıma gel. Daha masaya oturulmadan  edilen bu laflar bir anlaşmanın laflarıdır.Kim kiminle yanyana oturacak, kim kimle bakışacak, yanındaki ile nasıl fısıldaşabilecek, Şöyle bir bakış öncesi dize vurulup diziyle neyi işaret edecek. Bu masa dağılırken olacakları da belirler bir nokta da.

  Anladığımı belli etmek için kafamı salladım anladım dercesine. O devam etti.
- Senin anlayacağın dünün son cümlesi " Ne tarafa gidiyorsun? Yolumun üstündeyse seni bırakayım." oldu. Gecenin büyük kısmında şimdi bakacak gülümseyecek, dansa kaldıracak, omzunu açacak yaslayayım diye kafamı elimi tutarken dans pistine götürmek için fazladan bir dokunuş beklerken ve olmamışken bunlar başka bir kadına yetişme telaşı " Ben giderim yolun neresiyse üstü değil dedim" atladım bir taksiye geldim eve.Uyuyamadım. uyuyamadım...
  Benim ne diyeceğim konusunda bir fikrim yoktu. Birer çay daha koymak için kalktım.

Yorumlar